Kahramankazan Masaj Salonu-Masör Esra Hanım

Kahramankazan Masaj Salonu-Masör Esra Hanım “Seni görmek ne güzel kardeÅŸim, ” dedi Olivia devasa bir gülümsemeyle. “Nerdeyse geleceÄŸinden ümidimi kesmeye baÅŸlamıştım.” “Saçmalama, gelmeseydim annem beni lime lime ederdi.” Gözlerini kısarak sordu, “Miranda seni niye dürttü?” “Dürtmedim!” Miranda karşı çıktı fakat sonra Turner’ın bakışları biraz şüpheli gaslıkünce mırıldandı, “yalnız şöyle bir dokundum.” “Dürtme yada dokunma, ne olursa olsun bu balo salonunda baÅŸka her ÅŸeyden daha eÄŸlendirici gaslıktüğü kati.” “Turner!” Olivia karşı çıktı.

Turner başını hafifçe çevirerek onu görmezlikten geldi ve Miranda’ya döndü. “Sence kullandığım dile mi itiraz ediyor, yoksa baloya katılanları aptal olarak deÄŸerlendirmeme mi karşı çıkıyor?” “Sanırım kullandığın dil, ” dedi Miranda yumuÅŸakça. “O da buradakilerin çoÄŸunluÄŸunun aptal bulunduÄŸunu söyledi.” “söylemiÅŸ olduÄŸim kesinlikle o deÄŸildi, ” diyerek araya girdi Olivia. “Onların sıkıcı olduklarını söyledim.” “Koyun, ” diye ekledi Miranda. “Keçi, ” diye düzeltti Olivia omuz silkerek. Turner hayrete düşmüştü. “Aman Tanrım, iyi mi bir dil mevzuÅŸuyorsunuz siz bu ÅŸekilde?” “çok anlaşılır bir dilden konuÅŸuyoruz, ” dedi Olivia.

Kahramankazan Masaj Salonu-Masör Esra Hanım

Kahramankazan Masaj Salonu-Masör Esra Hanım “fakat ilkönce ÅŸuna cevap ver, Yüzüne kızıp burnunu kesme’ lafını kim söylemiÅŸti?” “mevzuyla ne alakası var anlayamadım, ” dedi Turner mırıldanarak. “Shakspeare deÄŸil, ” dedi Miranda. Olivia başını salladı. “BaÅŸka kim olabilir ki?” “Pekâlâ, ” dedi Miranda, “Ä°ngiliz dilinin dikkate kıymet binlerce yazarından herhangi birisi olabilir.” “Bunun için mi onun kaburgalarına dokundun?’ diye sordu Turner. “Evet, ” diye yanıtladı Miranda, hazır bu ÅŸekilde bir fırsat yakalamışken. Fakat Olivia onu yarım saniyeyle geçti ve “Hayır, ” diyerek onu bastırdı. Turner, yüzünde memnun bir ifadeyle bir ona bir diÄŸerine baktı. “Winston’dan bahsediyorduk, ” dedi Olivia sabırsızlıkla.

“Ha, Winston.” Turner etrafına bakındı. “O burada, deÄŸil mi?” sonra Miranda’nın dans kartını parmaklarının arasından çekip aldı. “Senden niçin bir ya da üç dans istemedi ki? Siz ikiniz evlenmeyi planlamıyor musunuz?” Miranda diÅŸlerini sıktı ve cevap vermek istemedi. Bu çok mantıklı bir tercihti, çünkü Olivia’nın bu çıkan fırsatı kullanmadan geçmeyeceÄŸini biliyordu. “doÄŸal, ortada resmi bir ÅŸey yok, ” dedi Olivia, “ama hepimiz bunun harikulade bir evlilik olacağı konusunda aynı fikir.” “herkes mi?” diye yumuÅŸakça sordu Turner, Miranda’ya bakarak. “elbette, ” dedi Olivia sabırsız bir yüz ifadesiyle.